hafta sonu yine gittim yazliga. cok iyi vakit gecirdim. saatte bir burcakla birbirimize bakip "iyiki gelmisiz" diyip sirittik. ta ki deniz otobusunden inmemize 15 dk kalaya dek. burcak birden biletine bakip "burda bandirma-bostanci yazmasi gerekmezmi?" diye sordu az turkcesiyle. bense gözümü pörtleterek "evet!" dedim. yapacak bisey yoktu. hatayi nerde yaptik bilmiyorum baskasina bilet aldirmak hata, 2 gun boyunca bakmamak hata! vs. gecte olsa bi sekilde eve donduk neyseki. ama idonun tamamen para icin bu isi yaptigini aslinda musteri memnuniyeti diye bir kavramdan haberleri olmadigini da kadikoy servisinde ogrenmis oldum.herseye ragmen guzel bir hafta sonuydu.
aslinda yazacagim bir suru sey yaptim, bu kizin gelmesi bana gercekten iyi geldi. gelisini leb-i deryada kutlamistik mesela... kumbaraci yokusunu bulana kadar sormadigimiz esnaf kalmadi. butun aramalara degdi zira mekan 10 numara! hem ic mekanin dizayni hemde servisi bi harika, tek sorun sigara icilemiyor olmasi. biraz kalabalik buna ragmen kucucuk bir yer oldugundan mekana rezervasyon yaptirarak gitmek gerekiyor.
2 yorum:
richmond otelin en üst katında da bi leb-i derya bulunuyor. mönüsü kumbaracı x 1,5 ama daha ferah bi mekân. tekrar leb-i derya göresin gelirse buna git bence. kumbaracıyı bulmak da aslında teknikle alakalı. tünele giderken mhp tabelasını görünce karşı sokağa dalmak kâfi. yıllardır böyle yapıyorum ben. mhp ordan gitse bulamicak kadar da benimsemiş durumdayım tekniğimi :))
ricmond'a daha parali oldugumuz bi donem insallah.
Yorum Gönder